Lev Tolstoy kimdir ?
Lev Tolstoy, 28 ağustos 1828 yılında Yasnaya Polyana ‘da soylu bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Lev, iki yaşındayken annesini, dokuz yaşındayken de babasını kaybetti. kardeşleriyle birlikte yakın bir aile dostları tarafından yetiştirildi. Çocukluğu Moskova’da geçti. Kazan’da üniversiteye yazılarak üç yıl felsefe bölümünde, birkaç yıl da hukuk bölümünde öğrenim gördü , Üniversite hayatı Tolstoy’u fazla ilgilendirmiyordu, onun asıl sevdiği tek başına dolaşmak, düşünceye dalmak, bol bol kitap okumak ve yazı yazmaktı; bu arada da kendisine yüksek bir ahlak ideali uygulamaya çalışıyordu Bu sıralarda, hatıra tutmaya başladı.
1846 yılında Kazan’ı terk ederek köy hayatı yaşamak ve çok sevdiği köylülerle beraber olmak için doğduğu yere döndü. Hayatının birçok döneminde, şehir hayatını ve lüksü bırakarak köye yerleştiğini ve köy insanlarının yaşayışını inceleyerek, köylülerin yaşama koşullarını düzeltme çareleri aradığını göreceğiz.
Ancak bu ilk gençlik yıllarında, kararsızlık içinde, kâh şehre yerleşiyor eğlenceye dalmış, kâh köye dönerek’sakin yaşamıştır. Daha sonra Moskova ve St. Petersburg’a yerleşmiştir.
Memleketine dönünce, kendi kuşağının tanınmış bir yazarı olarak, Milliyetçilik hareketlerine, özellikle köylülerin yaşama şartlarıyla ilgili hareketlere katıldı. Bu uğurda, Sibirya’ya sürülme’tehlikesini bile göze aldı. Bu devrede, İspanya-Poliana’da bir okul açarak, pedagoji metotlarını uygulamayı denedi. Ancak, beklediği iç rahatlığını bulamayarak, evlenmeye karar verdi Tolstoy. 1862 yılında 17 yaşında olan Sofi Behrs’le evlendi Ve serseri hayata veda etti.
Aile hayatının süküneti içinde, en önemli eserlerini vermeye başladı. Yazarlığa otobiyografik birtakım eserlerle başlamıştı. Kendisinden, Nikola lrinev adıyla bahsederek “Cocukluk, Erginlik ve Gençlik” adlı eserini yazdı. Moskova’daki günlerinden ve yaşadığı yabancı ülkelerden esinlenerek, “Fırtına»yı yazdı.
1864 yılında, kendini iki yıldır tasarladığı kitabının yazılmasına adadı: “Savaş ve Barış». Bu ünlü roman ancak 1869 yılında tamamlandı. Bu kitap âdeta Rus milletinin kahramanlık destanıdır. Osteriitz bozgunundan, Moskava yangınına, Napoleon’un geri çekilmesine ka-dar birçok tarih olayı bu kitapta yer alır. Bu eserde, Napoieon, i. Aieksandr, Kutazov gibi tarihi ünlüler Nataşa, Andrey Boikonski ve kızkardeşi Mariya gibi kişiler yeralır.
Nihayet 1873 yılında, yeni bir uer (Şopenhoer) in eserlerini okudu. eser yazmaya koyuldu. ‘Bu eserde, dürüst ve Pedagojik çalışmaları sonucunda, bir okuma doğru bir kadının, genç yaşta işlediği bir suçun vicdan azabı içinde geçirdiği hayatı ve sonunda kendini tren altına atarak intihar etmesi hikâye edilmekteydi. Bu kitabın yazılıp yayımlanması üç yılda tamamlanmış ve yazarın hayat felsefesini ortaya koymuştur.
Hayatının’bu devrelerinde, Tolstoy’da derin bir kendini dine adama isteği uyandı. Yeni ideali, gerçek, çalışma, samimiyet ve sevgi dolu bir [hayat sürmek, hayattaki hırslarından vazgeçmekti. Bu bunalımlı devrede birçok denemeler, dinî ve ahlaki çalışmalarda bulundu. ‘Bu devirde yazdığı en önemli eserleri İvan İliç’in Ölümü, Karanlığın Gücü, (5 perdelik bir piyes) Kreutzer Sonatı ve Diriliş’tir.
Diriliş romanından sonra, Tolstoy’un yazma gücü azalmaya başlamıştır. Tolstoy, Batı uygarlığı tarafından henüz tanınmayan ve toplumsal ilerlemelerle fikri yetersizliğini yenmeye çalışan Rusya için büyük bir önder, insancıl hislerle dolu güçlü bir gerçekçi olarak ortaya çıkmıştır.
Yaşlılık devresinde Tolstoy’un yazma gücü tükendiğinden, kötülüğü yeren ve insanları iyilik idealine zorlayan ufak tefek yazılarla yetindi. Yoksullara para yardımı yaptı, hatta bu yüzden karısı ve akrabalarıyla sık sık münakaşa etti.
Sonra şehir hayatından bıkarak doğduğu köye, lasnaya-Poliana’ya döndü. Beraberinde kızını ve doktorunu da götürdü. Çok soğuk ve karlı bir günde, Tolstoy saatlarce yürüdü; gün batarken, Optina manastırında konakladı ve orada, ölüm cezasıyla ilgili bir makale yazdı. .
Ertesi gün, erkenden gara gitmek üzere hazırlandı. Fakat çok rahatsızlandığından yatmak zorunda kaldı. Birkaç gün sonra kendi sözleriyle “kurtuluş, rahmet dolu ölüm», görevini tamamlamıştı. Tolstoy, 1910 yılında 82 yaşındayken öldü.
Tolstoy‘u yazar olarak eleştirmek ne kadar kolaysa, sosyolog ve devrimci niteliklerini yargılamak o derece güçtür. Tolstoy’un hayatını yazan Romain Roland: (Tolstoy, bütün insanlara hitap eden bir yazardır. Adeta bizim vicdanımızdır. O bizce, gurur dolu, sanatının _zirvesine erişmiş ve insanüstü bir zekaya sahip bir dehadır».
Tolstoy un en önemli kitapları
Tolstoy’un en önemli eserlerinden bazıları şunlardır: :Savaş ve Barış», «Anna Karanina», Kroyçer Sonat», (Efendi ile Usak», “Karanlıkların Gücü», Alman Nedir», alnciller», “Kilise ve Devlet», altiraflarımı, «Dirilis», «’Hacı Murat», Ayaklanış», (Sergey Baba, ‘Tanrı Bizim İçimizdedir, Kazaklar», Tesadüfi, iki Süvari».
Tolstoy ölümsüzlük kazanmış, nadir yazarlardandır.